Bazı bireyler, belirli bir bilinç seviyesine ulaştıktan sonra ilişkilerini gözden geçirdikleri zaman sürekli olarak toksik insanlarla ilişkiler kuruduklarını fark edebilirler. Sürekli olarak toksik dostluk ilişkilerine ve toksik romantik ilişkilerle sahip olmuş biriyseniz hayatınıza ve çevrenize toksik insanları çektiğinizi düşünebilirsiniz. Bu aslında hayatınıza toksik insanları çekmenizden daha çok bağlanma stiliniz ve çocukluk travmalarınız gibi psikolojik etkenler ile ilişkilidir. Gelin, bir insan neden hayatına toksik ilişkileri çeker ve bazı insanlar için toksik ilişkilerin çekici olmasının sebepleri nelerdir birlikte göz atalım. 

Toksik İnsanları Çekmenizin Sebepleri

Size Uygun Olmayan Yanlış Ortamlarda Bulunmanız 

Hayatımıza giren insanların hayatımızda olmalarının temel sebeplerinden bir tanesi onlarla aynı ortamda bulunmamızdır. Dostlarınız ve partneriniz gibi kişileri gözden geçirirseniz bu insanlarla okul, iş ya da arkadaş ortamı gibi çeşitli ortamlarda tanıştığınızı fark edebilirsiniz. Yanlış ortamlarda bulunmak demek size uygun olmayan ve toksik olan insanları çekmeniz anlamına gelebilir. Bulunduğunuz ortamları, bu ortamlarda dönen muhabbetleri ve çevrenizdeki kişileri gözden geçirerek size uygun bir ortamda bulunup bulunmadığınıza karar verebilirsiniz. 

Halihazırda Toksik Bağlara Sahip Olmak

Kulağa ilginç gelse de halihazırda toksik bağlara sahip olmak demek hayatınıza yeni toksik insanları çekmeniz anlamına gelebilir. Örnek olarak toksik bir dostluk ilişkisine sahipseniz ve dost olduğunuzu düşündüğünüz bu kişi aracılığıyla onun özelliklerine benzer özelliklere sahip diğer toksik insanlara da maruz kalabilirsiniz. Toksik bağlar ne yazık ki çıkmaz bir döngü gibi yeni toksik bağların meydana gelmesine sebep olabilir. 

Toksik İlişkilerin Çekici Olma Sebepleri 

Düşük Benlik Saygısı 

Düşük benlik saygısı, bireyin kendisine saygı ve şefkat ile yaklaşmasına engel olur. Benlik saygısı bireyin içsel olarak kendisini onaylamasını, sevmesini ve diğer insanlardan da korunmasını sağlar. Bu yüzden düşük benlik saygısına sahip olan bireyler kendi içlerinde sevgi ve saygıya layık olmadılarını düşünebilirler. Böyle bir düşünce bireyin ona sevgi, saygı ve şefkat göstermeyen toksik insanlarla toksik ilişkiler içerisinde bulunmasına sebep olabilir. 

Çocukluk Travmaları

Bir insanın psikolojik sağlamlığını, hayata karşı bakış açısını ve birçok fikrini oluşturan ana etken ne yazık ki çocukluk travmalarıdır. Çocukluğunda ebeveynlerinden psikolojik ya da fiziksel şiddet görmek gibi travmatik olaylara maruz kalan bireyler yetişkinlik hayatlarında da bu travmatik döngüye tanıdık oldukları için benzer olayları yaşayacakları toksik ilişkiler kurabilirler. Psikoloji bilimi için oldukça önemli bir kişi olan Sigmund Freud'a göre bireyin ilk aşkı olarak içselleştirdiği ve en derin bağları kurduğu kişi genellikle karşı cinsteki ebeveynidir. Bu yüzden örnek olarak annesi ile sağlıklı bir ilişki kuramayan bir erkeğin ileride de annesinin toksik davranışlarını sergileyen bir kadına aşık olması ve onunla toksik bir ilişki yaşaması muhtemeldir. 

Kurtarıcı Rolü Üstlenmek 

Bazı bireyler, çocukluk travmaları ya da hayata karşı bakış açıları gibi çeşitli nedenlerden dolayı kurtarıcı rolünü üstlenebilirler. Bu kişiler için toksik insanlar ve toksik ilişkileri düzeltmek tıpkı önemli bir görev gibidir. Özellikle de ailenin büyük çocukları gibi küçük kardeşler ya da ebeveynler gibi diğer aile üyelerinin sorumluluklarını çok küçük yaşlardan itibaren sırtlamak zorunda kalan kişilerde kurtarıcı rolüne bürünmeye büyük bir yatkınlık olabilir. 

Bazı Toksik Davranışların Normalleştirilmesi 

Ne yazık ki toplumumuz da dahil olmak üzere birçok toplumda çeşitli toksik davranışlar normalleştirilir. Örnek olarak "Seven kıskanır." gibi toksik davranışları normalleştiren ve hatta güzelleyen fikirler yüzünden bireylerin toksik ilişkileri de normalleştirmeleri ve toksik ilişkileri oldukça çekici bulmaları söz konusu olabilir.